Gıda sektöründe ürün ambalajları ve etiketleri oldukça büyük bir önem arz ediyor. Çünkü son tüketici ile ürün arasında ilk etkileşim ambalajlar yoluyla gerçekleşiyor. Bu durum ürün ambalajında ürün hakkında gerekli bilgilerin doğru ve yanıltıcı olmadan sunulmasını zorunlu kılıyor.
Maalesef bir çok üretici firma ürün ambalajlarına gereken önemi vermiyor ya da vermek istemiyor. Tüketiciyi yanıltmaya yönelik bilgileri ambalajlarına ekliyorlar veya eklemiyorlar. Hatta gizlemek için türlü yollara başvuruyorlar.
Bunların temel nedeni ise ilgili kanunlarda çeşitli açıkların bulunması. Mesela teknik adı Vişne Suyu olan bir üründe milyonda bir oranında vişne olması yetiyor. Tabii bu durumda ürünün içindekiler kısmına vişne oranını yazmaları gerektiği için firmalar bundan kaçınmanın yollarını buluyor. Nasıl mı?
Ürünün teknik adını Aromalı İçecek yapıp çok küçük yazıyorlar. Ambalajda ise kocaman bir şekilde Vişne Bahçesi Lezzeti gibi saçma sloganlarla dolduruyorlar. Bu şekilde hem vişne oranı beyan etmek zorunda olmuyorlar, hem de tüketiciye bu ürün Vişne Suyu algısını veriyorlar.
Bu durumu en çok Kaşar Peynir ve Eritme Peyniri ürünlerinde görüyoruz. Kaşar Peynir ile aynı rafta satılan, aynı renk paletlerinde ambalajlara konulan ve aynı fiyatlara sunulan bu eritme peyniri aslında kaşar peynir değil. Ama kocaman Eritme Peyniri yazamadıkları için bu ismi küçücük yazıp koca koca harflerle Tost Sevdamız, Kahvaltı Aşkımız, Tostçuyuz Biz gibi (tabii marka veremeyeceğimiz için bu şekilde yazdık) ürünün kaşar olduğunu düşündürecek “çakallıklara” başvuruyorlar.
İşte bu noktada karekod kullanımının önemi artıyor. Çünkü özellikle dinamik qr kod sistemleri ile ürün hakkında detaylı bilgiler, videolar ve etkinlikler ambalaja eklenebiliyor.
Karekod kullanımı son yıllarda oldukça arttı. Bu konuda öncü şirketlerden Bitly verilerine göre 2023 yılında işletmelerin QR kodlu ürünleri kullanma oranı bir önceki yıla göre %41 artış gösteri. (Kaynak)